27 Şubat 2014 Perşembe
26 Şubat 2014 Çarşamba
12 Şubat 2014 Çarşamba
KAÇIYORUM (Şiir - Muzaffer Yıldırım)
KAÇIYORUM
Öyle bir bela var ki başımda
Herkesten diyar, diyar kaçıyorum
İnsanları sarmış onulmaz dertler
Vatanıma, milletime, kendime acıyorum
Sahte sahte gülüyor, dostlar yüzüme
Kimse rağbet etmiyor kimsenin sözüne
Kara sular inse de şu iki dizime
İkiyüzlü insanlardan kaçıyorum
Şeytan girmiş hepimizin içine
Meyil verdik belki elin piçine
Atamın, anamın, babamın suçu ne
Üzerimize gelecek belalardan kaçıyorum
Nice Muzaffer'ler göçmüş buradan
Bize de bu ömrü vermiş Yaradan
Bir oradan, bir buradan, bir şuradan
Yalandan, dolandan, hileden kaçıyorum.
Muzaffer YILDIRIM
Herkesten diyar, diyar kaçıyorum
İnsanları sarmış onulmaz dertler
Vatanıma, milletime, kendime acıyorum
Sahte sahte gülüyor, dostlar yüzüme
Kimse rağbet etmiyor kimsenin sözüne
Kara sular inse de şu iki dizime
İkiyüzlü insanlardan kaçıyorum
Şeytan girmiş hepimizin içine
Meyil verdik belki elin piçine
Atamın, anamın, babamın suçu ne
Üzerimize gelecek belalardan kaçıyorum
Nice Muzaffer'ler göçmüş buradan
Bize de bu ömrü vermiş Yaradan
Bir oradan, bir buradan, bir şuradan
Yalandan, dolandan, hileden kaçıyorum.
Muzaffer YILDIRIM
T Ü R E D İ (Şiir - Deniz Şahinoğlu)
TÜREDİ
Eğelense bile suyu kesemez,
Kendini doğrayan hızar türedi
Yüzüne söylerim korkar küsemez
Sırtıyla düşünen yazar türedi
Kirli suda kara kömür aklarken
Hayaletin gölgesinde saklarken
İt uyudu hırsız malı haklarken
Memlekette uyurgezer türedi
Papaz urbasını giyindi softa
Ne güzel anlatır iki tarafta
İmam yıkamaya başladı mevta
Kahkaha içinde bizar türedi
Çok kafalar yardı delinin taşı
Vakitsiz açılır gelinin başı
Daha kurumadan gözünün yaşı
Brütüsle yatan Sezar türedi
Günden güne geriledi okuma
Avrat üzerine emir üç kuma
Millet kafasını soktukça kum’a
Köstebek gözünde nazar türedi
Azrail’e iş yok gezer avara
Kimi ağlar kimi işer duvara
Hele şu diriler dursun kenara
Ölülerden korkan mezar türedi
Tilki horoz oldu aldı kümesi
Akıl işi kurka yattım demesi
Oyunun kuralı son kademesi
Böyle akıl satan pazar türedi
Dualar Denize yağdırdı suyu
Hamsi balinaya kurdu pusuyu
Balıklar vurgun yer asırlar boyu
Suları çekilmiş hazar türedi
Deniz Şahinoğlu
Eğelense bile suyu kesemez,
Kendini doğrayan hızar türedi
Yüzüne söylerim korkar küsemez
Sırtıyla düşünen yazar türedi
Kirli suda kara kömür aklarken
Hayaletin gölgesinde saklarken
İt uyudu hırsız malı haklarken
Memlekette uyurgezer türedi
Papaz urbasını giyindi softa
Ne güzel anlatır iki tarafta
İmam yıkamaya başladı mevta
Kahkaha içinde bizar türedi
Çok kafalar yardı delinin taşı
Vakitsiz açılır gelinin başı
Daha kurumadan gözünün yaşı
Brütüsle yatan Sezar türedi
Günden güne geriledi okuma
Avrat üzerine emir üç kuma
Millet kafasını soktukça kum’a
Köstebek gözünde nazar türedi
Azrail’e iş yok gezer avara
Kimi ağlar kimi işer duvara
Hele şu diriler dursun kenara
Ölülerden korkan mezar türedi
Tilki horoz oldu aldı kümesi
Akıl işi kurka yattım demesi
Oyunun kuralı son kademesi
Böyle akıl satan pazar türedi
Dualar Denize yağdırdı suyu
Hamsi balinaya kurdu pusuyu
Balıklar vurgun yer asırlar boyu
Suları çekilmiş hazar türedi
Deniz Şahinoğlu
8 Şubat 2014 Cumartesi
MEHMET ÇINARLI DİYOR Kİ
MEHMET
ÇINARLI DİYOR Kİ
“Bir
büyük karanlıktan, bir büyük adamın önderliğiyle, canımızı dişimize takıp
savaşarak, aydınlığa çıkmıştık. Kendimize güvenimiz sonsuzdu. Yenmiş olduğumuz
güçlükleri gözümüzün önüne getirip, yenemeyeceğimiz hiçbir güçlük olmayacağını
sanıyorduk. Bu güven duygusu yurdumuzun yeniden yaratılması çabasında bize
kuvvet verdi.
Ama,
çok geçmeden onun bir güç kaynağı olmaktan çıkıp, kuru bir övünme vesilesi
haline geldiğini gördük. Bu iman artık kafamıza, bileklerimize değil, çenemize
kuvvet veriyordu. Büyük iş yapma yerine, büyük lâf etme yarışına girdik. Bunun
tam bir hayal kırıklığı ile sonuçlanması olağandı. Öyle oldu.
Ve biz bu hayal
kırıklığının etkisi altında kendimize olan
güvenimizi yitirdik.
güvenimizi yitirdik.
Bize
her şeyden önce bir ruh kalkınması gerek. Bunu sağlamanın yolu her ne ise
aramalıyız. Eğer, düşmanlıkları ortadan kaldırıp
birbirimize sımsıkı bağlanmamız; milletimizin iyiliği için şahsî çıkarlarımızı bir kenara bırakmayı öğrenmemiz; aşağılık duygusunun
verdiği miskinlikten kurtulup, kendine güvenme gücünü yeniden kazanmamız, milletçe yeni bir savaşa girmemize bağlıysa,
içimden böyle bir felâketi bile istemek gelir”.
birbirimize sımsıkı bağlanmamız; milletimizin iyiliği için şahsî çıkarlarımızı bir kenara bırakmayı öğrenmemiz; aşağılık duygusunun
verdiği miskinlikten kurtulup, kendine güvenme gücünü yeniden kazanmamız, milletçe yeni bir savaşa girmemize bağlıysa,
içimden böyle bir felâketi bile istemek gelir”.
(Kurtuluş
Yolu – Eylül 1964)
5 Şubat 2014 Çarşamba
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)